www.google.com www.facebook.com
HACI ŞÜKRÜ EFENDİ
(Muhammed Şükrü Kılınç)
(1905-1985)
Devrimizin din alimi ve
evliyasındandır.Şükrü Efendi 1905 yılında Adıyaman’ın Güney Batısında 40-50 km. mesafedeki Akpınar
nahiyesine bağlı Şiraz köyünde dünyaya gelmiştir.Asıl adı Muhammed Şükrü
Kılınç’dır.Babası Hasan Efendi, annesi Fatma Hanımdır.
Babası 1915
senesinde henüz On-on iki yaşlarında iken küçük Şükrü’yü yanına alarak Urfaya
götürdü.Onu Urfa’daki medreselerden Rızvaniye(Rıdvaniye) Cami bünyesindeki
“Rızvaniye(Rıdvaniye) Medresesi”ne yerleştirdi
Şükrü Efendi o senelerde çıkan dünya
savaşı ve arkasından başlayan kurtuluş savaşı müddetince Urfa’da bu medreseye
devam etti.1925 yılında medreselerin)
Basralı Ahmet Zeki
Hafızdan ( ö.1942 ) öğrendi.Ahmet Zeki Hafız,aslen Basralı olup, Mısır da Kur
‘an-ı Kerim’i kıraat-ı seb’a üzerine Kahire baş-kurrası Hatemzade Hacı Mustafa
Hafız’dan öğrenmiştir.Ayrıca Rufai tarikatı halifesi de olan Basralı Ahmet Zeki
Hafız, kıraat üzerine bir çok öğrenci yetiştirmiştir.Bu öğrencilerden biriside
Hacı Şükrü Efendi ‘dir.
Bu yüzden Hacı Şükrü Efendi’nin Kur’an-ı Kerim kıraat’ı
çok sağlamdı.
Şükrü Efendi
sarf,nahiv,tevsir,hadis ve fıkıh olmak üzere dini ilimleri de Abdurrahman
Aksoydan ( ö.1953) aldı.Abdurrahman Aksoy Urfanın Meşur Müftüzade ailesinden
olup,Babası Ali
Efendi(ö.1900)vefatına kadar Urfa Müftülüğü Yapmış; Yine dedesi Abdurrahman Efendi de ( ö.1878),Urfa Müftülüğü yapmış Urfa’nın büyük alimlerindendir.
Hacı Şükrü Efendi bu saydığımız
ilimlerin yanında Arapçasını geliştirmek için Arapça konuşma dersi alan
Mükaleme dersini ve yine Hüsnühat dersini de aynı medresede aldı.Mükaleme ve
Hüsnühat derselerini hangi hocalardan aldığı bilinmemektedir.
Hacı Şükrü Efendi,epey bir müddet
Urfa ‘da tahsilini yapıp medreseden
ayrıldık tan sonra , önce tekrar doğum yeri olan Şiraz köyüne babasının yanına
gitti.Sonra kendi memleketi Adıyamana baplı olan “Turuş köyü”nde imamlığa
başladı.Burada uzun müddet imamlık yaptı.Bu yüzden Turuşlu Hacı Şükrü Efendi
diye meşur oldu.
Hacı Şükrü Efendi’nin Ahlak Anlayışı
Hacı Şükrü Efendi’nin ahlakı. Tam islamın emrettiği ahlak anlayışı idi.
İslamdaki “emri bi’l-ma’ruf ve nehyi ani’l-münker” emrine tam uyarak iyi ve
güzel olan davranışların yapılmasını teşvik
eder, kötü ve zararlı olan davranışları da
yasaklama konusunda titizlik gösterirdi. Götürdüğü yanlışları tenhe bir
yerde, o yanlışlığı yapan kimseye söylemekten kaçınmazdı. Kalabalık yerlerde
mahçup etmekten de sakınırdı. (Ağırbaşlı cömert ve merhametliydi. Yardım
yapmasını çok severdi. Dostlarına sadıktı. Arkadaşlarını soran, gözeten bir
ahlaka sahipti. Vakurdu,çok sabırlıydı.)(Evine Gelen misafirleriyle devamlı
ilgilernirdi. Yanına akın akın insanlar gelirdi. Onlara dini nasihatlarda
bulunurdu.)
HACI ŞÜKRÜ
EFENDİ’NİN ŞEHLERİNİN SİLSİLESİ
Hacı
Şükrü Efendi’nin şehleri iki koldan gelmektedir.
Birinci
kol, ilk intisap ettiği şeyhinin
mensup olduğu koldur.
Şöyledir:
1. Kantara köyünden Hoca Osman Birciği Efendi (k.s.)
(ö.1939)
2. Adıyamanlı Sait Hoca (k.s.) (ö.?)
3. Harputlu Ali Beyzade (k.s.) (ö.1904)
4. Urfalı Hartavizade Hafız Muhammed Selim Efendi
(k.s.)(ö.1860)
5. Mevlana Halıd-ı Bağdadi(k.s.) ‘dir (ö.1826)
İkinci
kol, Hoca Osman Efendi’nin vafatından sonra intisap ettiği ve kendisinden
halifelik aldığı Seyit Abdulhakim Arvasi (k.s.) Efendi’nin koludur.Bu kolda
geriye doğru şöyle gitmektedir.
1. Mehmet Tevfik Nebhan Efendi (ö.1965-6) ve Hoca Osman
Efendinin oğlu Hacı Nazif Efendi (ö.1947)
2. Seyit Abdulhakim Arvasi Efendi .(ö.1943) (k.s.)
3. Seyit Muhammed Fehim Efendi(k.s.) (1825-1895)
4. Seyit Muhammed Taha en-Nehri(k.s.) (ö.1853)
5. Mevlana Halıd-ı Bağdadi (k.s.)’dir.(ö.1826)
Böylece her iki kolda Nakşibendi
Tarikatının Halıdi kolunun müessisi Mevlana Halıd (k.s.) de birleşmektedir.